Teröristle konuşulur mu?

Teröristle konuşulur mu?

Kültür Edebiyat

Radyo 7 Haber Yönetmeni Mehmet Can'ın son yazısı...

Ben faşist değilim, istesem de olamam. Ne bu ırkın ne de diğerinin, ırka dayalı dostu da değilim, düşmanı da. İnsanım ve derdimin peşindeyim.

Ama biliyorum ki; 19 Haziran sabahı saat 4'te, 3 üs bölgesine aynı anda gerçekleştirilen ve kalabalık bir terörist grubun düzenlediği ortaya çıkan, bugünün rakamına göre 8 şehit verdiğimiz, 16 da yaralımız olan hain saldırı "Misliyle cevap verilecektir. Operasyonlar sürüyor, terörle mücadeleden vazgeçilmeyecektir." sloganlarına kurban edilecek.

Unutulacaklar...

En fazla, cenaze namazlarının kılındığı güne kadar hatırlanacak, törende aileleri gözyaşlarına boğulacak, çocukları babalarının tabutlarına sarılacak, belki bizler ekran başında gözlerimizin sulandığını hissedecek, ama sonra isimleri bile çıkartılamayacak, hatırlanmak istenmeyecek, "en kıymetlilerimize!" dönüşecekler.

Unutulacaklar...

Muhalefetin "örgüt silah bıraksın, inansız hava araçları istihbarat geçmedi mi yada sorumlu hükümettir" veya iktidarın "hedef lider Türkiye'yi engellemektir" sloganları da, acıya merhem olmayacak, yeni saldırıları geciktirmeyecektir.

Anlamıyoruz...

Teröristin ya da örgütünün dili, şiddetin dilidir. Ve karşı güç, insanların devletlerinden beklediği ve gereğinde kendisini koruması için canıyla malıyla unsuru olduğu bir öğedir. Bu öğe, huzursuzluğun bastırılması, paniğin ortadan kaldırılmasını hedefler. Ve insanlar devletin otoritesini, yerine göre özgürlüğü kısıtlamasını, vergiler ödetmesini, zorunlu vazifelerini vs. sadece "huzurlu ve güven içinde yaşayabilmek" için kabul ederler.

Teröristle diyalog kuramazsınız. Bu düşüncem, diyalog karşıtlığı, müzakereden uzak tavır, var olanı yok sayma değerlendirmelerine kurban edilmesin. Türkiye uzun zamandır direndiği ve tek kalıpta görmek istediği çok yapılı ulus kavramının faturasını ödüyor. Bugün bazı ülkelerde "bahar" olarak tanımlanan olaylar, Türkiye'de 30 yıldır "kış" mevsiminden ibaret. Sadece kış güneşi arada bir kendisini gösteriyor. Ve bu güneş herkesi aldatıyor.

Terör örgütünün elinde silahlar var. Bilinen en popüler gerilla silahları bunlar. Gerekiyorsa ağır silahlar kullanıyorlar, hatta uçaksavarlar. Kah bölgede, kah Türkiye'nin göbeğinde eylem yapıyorlar.

Bize tokat atıyolar, hem de başkalarının elleriyle. Ve biz sorunu çözmek adına, sahnedeki kuklalarla uzlaşı arıyoruz. Tokatlaması için diğer yanağımızı dönüyoruz. Bu da bir slogan olmamalı. Eğer Müslüman tokat için diğer yanağını dönemezse, devlet te vatandaşının yüzünü çeviremez, çevirmemelidir.

Anladıkları dil, bizim de bildiğimiz dildir. Eşkiyaca değil devletçe bir ağırlıkla yumruğu sert olarak vurmalıyız. Ve bunu cezaevlerindeki terör idarecilerinden başlatmalıyız.

Şimdi AB kriteleri, Nato üyeliği, Aihm davaları, diyenler olacak biliyorum.

ONLARA SON SÖZÜM;

BUGÜNLERDE EVLERİNDEN TÜRK BAYRAKLARI ASILAN AİLELERE TAZİYEYE GİTSİNLER VE ACILARINI ANLAMAYA ÇALIŞSINLAR...

mehmetcan@radyo7.com.tr

 

Paylaş