Suflör Bu Kez Ukrayna’da

Suflör Bu Kez Ukrayna’da

Kültür Edebiyat

ABD Başkanı George W. Bush döneminde dünya kamuoyunda “Karanlıklar Prensi” olarak tanınan Richard Perle, ülkesinin savunma politikalarına yön vermesinin dışında, dünyada olup biten karanlık işlerin arkasında, o işlerin yönetmeni olarak onun ismi ortaya çıkardı.

ABD Başkanı George W. Bush döneminde dünya kamuoyunda “Karanlıklar Prensi” olarak tanınan Richard Perle, ülkesinin savunma politikalarına yön vermesinin dışında, dünyada olup biten karanlık işlerin arkasında, o işlerin yönetmeni olarak onun ismi ortaya çıkardı.

Bu sebeple onun adı "Karanlıklar Prensi" idi.

Perle, bir politikacıydı ve dünyanın patronu olan ABD adına mazlum coğrafyalardaki askeri ve sivil darbelerle birlikte diğer pis işleri sürdürerek, o ülkelerin ABD’ye olan bağımlılığının devamında aktif rol oynardı.

Elbette bu asla kabul edilemez, fakat bir politikacı için “anlaşılabilir”.

Beriki ise bir yazar, bir entelektüel.

Fransız kereste devi ve Sefarad Yahudisi Andre Levy’nin oğlu. Adı: Bernard Henri Levy.

Bernard Levy, dünyamızdaki en son savaş olan Ukrayna-Rusya savaşında Odessa’da görüldü.

Onun için, dünyanın ikinci karanlıklar prensi denebilir.

Veya bu fakirin deyimi ile "Karanlıktaki Suflör".

Odessa’da görülmüş olması bir bakıma onun normal tarafıydı, esas karanlık tarafını perdelemek için burada kameralara el sallıyordu.

Halbuki Levy, hiç bir zaman Ukrayna’dan uzaklaşmamış, 2014'te ve 2015’te Ukrayna'nın Kiev kentine giderek bazı Rusya karşıtı etkinliklere katılıp bu oyunların tanıtım ve sahnelenmesinde aktif rol almıştı.

Ayrıca Bernard, savaş başlamadan haftalar önce Ukrayna’daydı.

Kimsenin haberi olmadan Ukrayna devlet başkanı Zelenski başta olmak üzere bir çok üst düzey görüşmeler yaptı. Sanırım Levy’nin yakın dostu ve ahbabı Fransa devlet başkanı Sarkozy’nin de Rusya’da Putin ile görüşmesi bu görüşmeden kısa bir süre sonra olmuştu.

Zelenski için de şöyle demişti: "Putin'in kâbusu ve onu yerinden edebilecek tek adamdır."

Levy, görünmeyen bir diplomat gibi savaşan devletler veya gruplar arasında en üst makamlarla görüşmeler yapan bir yazardır.

Belki bu sebeple olacak, yetmiş dört yıllık hayatında gördüğü hemen hemen bütün savaşların önünde ve arkasında ortaya çıktığı için adından 'ajan' olarak da söz ediliyor.

Ajan olup olmadığını bilemiyoruz.

Bildiğimiz bir şey var ki; yazdığı kitaplarla, makalelerle, verdiği konferanslarla etkilediği, yol gösterdiği siyasetçiler var.

İçeriden, yani savaşan veya savaşmaya hazırlanan taraflardan, birinci ağızlardan alıp aktardığı çevreler ve devletler var.

1948 Cezayir doğumlu, daha çocuk yaşlarında ailesi Fransa’ya yerleşiyor.

Babası çok zengin, kerestecilik alanında dünyanın sayılı devlerinden biri.

Bernard seçimlerde Sarkozy’e karşı rakibini destekliyor, ancak kazandıktan sonra Sarkozy’nin en yakın dostu ve arkadaşı olmuş; çok bilindik yolu izleyerek güçlünün, yani kazananın yanında yer almış.

1971’de Pakistan’a karşı Bangladeş ayrılıkçılarını desteklemiş, bu konu ile ilgili bir de kitap yazmış ve bu destek sayesinde 1972 yılında kurulan ilk hükümetin planlama ve ekonomi bakanlığında memur olarak görev verilmiş kendisine.

Bernard Levy’nin son yüzyılda Pakistan’dan Libya’ya, Afganistan’dan Bosna’ya, Irak’tan Cezayir’e, Suriye’den, Bangladeş’e Osmanlı coğrafyasında ortaya çıkan bütün iç karışıklık, bölünme, dış müdahale, işgal ve darbelerin arkasında veya önünde ortaya çıkan, özellikle Ortadoğu’nun karışmasında rol oynayan bir teorisyen olduğunu söylemek mümkün.

Levy bir yandan bu ülkelerin toplumsal, psikolojik, siyasal ve ekonomik yapısı ile ilgili bilgiler, belgeler ortaya koyup; belgeseller, filmler yaparken diğer yandan düşünsel olarak da söz konusu ülke halklarının yaşantısı konusunda fikir beyan etmektedir.

Mesela 2006 yılında İngiltere’de kadınların peçe takması ile ilgili bir tartışmaya katılarak, “Peçenin, tecavüze davet” anlamına geldiğini savunan E. Levinas adlı bir İngiliz’in yazısına atıf yaparak bu görüşe katıldığını söylemiş, peçenin kadını insanlıktan çıkardığını ifade etmiştir.

Sanırım Levy, esas maharetini İslam dünyasındaki bölünmeler ve parçalanmalar konusunda ortaya koymaktadır.

Bernard Levy, Mayıs 2011’deki Suriye ayaklanmasında Suriye’ye askeri müdahale yapılmasını savundu, Libya iç çatışmasında ayrılıkçıları destekledi ve burada Sarkozy ile aynı tarafta yer aldığını gösterdi.

Öte yandan Levy’nin Ortadoğu’da en çok yakınlığı kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimine gösterdiğini, “Peşmerge” adlı bir belgesel yaptığını ve “Yahudilerin Kürtleri desteklemek konusunda özel bir yükümlülüğü var, gelecekte bunun mutlaka olacağını umduğunu" dile getirdiğini, yine peşmerge için, “Yıllardır ortak medeniyetimizin değerlerini savunmak uğruna kanınızı döktünüz, şimdi özgür ve bağımsız yaşama hakkınızı savunma sırası bizde.” dediğini biliyoruz fakat, “Biz” derken kimi kastettiğini bilmiyoruz.

Bildiğimiz; Levy’nin Fransa’da oturduğu fakat en sık görüştüğü ülkenin de İsrail olduğudur.

Diğer yandan Levy'nin Suriye’de, "Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi"ni temsilen Şahin Cilo kod adlı, PKK/YPG’li terörist Mazlum Abdi ile de zaman zaman görüştüğünü biliyoruz.

Aslında yazar, yönetmen, gazeteci ve entelektüel olduğu söylenen fakat bunların dışında her türlü karanlık senaryoda tam bir suflör olan Levy ile ilgili söylenecek çok şey var da, şimdilik bu kadarı yeter diyelim.

Ferman Karaçam

YouTube:            www.youtube.com/c/FermanKaraçam

İnstagram:          www.instagram.com/fermankaracam

Facebook:          www.fb.com/karacamferman

Twitter:               www.twitter.com/fermankaracam

Web Sitesi:        www.fermankaracam.com

 

Paylaş