15 yıldır koşturuyorum

15 yıldır koşturuyorum

Müzik

38 yaşındaki Emre Aydın arka arkaya iki single çıkardı. Müzikle iç içe bir hayatı var, her ne kadar "26 yaşımdaki enerjimle, şu anki enerjim aynı değil" dese de çok çalışmaya devam ediyor. En büyük destekçisi de eşi Eda Aydın.

Bir ay içinde arka arkaya iki single çıkardı. Biri sözleri Ingilizce olan I Don't Wanna Fall Down, digeri ise 6. Cadde adı altında yayınladıgı Sen de Beni Hatırla. 6. Cadde, aslında Aydın'ın 1999'da kurdugu ilk grubunun adı. Hatta grup 2003'te katıldıgı müzik yarısmasında birinci olmus, her sey de bu birincilikle baslamıstı. Aradan 15 yıl geçti, Aydın Türkiye'nin en sevilen müzisyenlerinden biri oldu. Hem geçen günleri konusmak, hem de gelecege yönelik projelerini dinlemek için bir araya geldik.


- Ahmet Kalabay'la birlikte 6. Cadde'yi tekrar aktif hale getirdiniz. Uzun bir aradan sonra tekrar iki kisi olmak nasıl bir duygu?


- 15 yıldır kosturuyorum, üzerimde çok baskı var. Altıncı Cadde'de de noktasına, virgülüne kadar olaya dahilim ama bu sorumlulugu ve yükü paylasıyoruz. Grubun sadece bir elemanıyım.


 "15 yıldır kosturuyorum" dediniz. Bu dönem sizden neler aldı?


- Sevdigim isi yapabildigim için kendimi sanslı hissediyorum. Çok az insan buna fırsat bulabiliyor. Ama benden götürdükleri de olmustur mutlaka. Çünkü çok stresli bir is. Attıgınız her adımın düzgün olması gerekiyor. 50 kez çaldıgınız bir konser mekanında bile o aksamın nasıl geçecegi tamamen size baglı, bu da omuzlarınızda bir yük. Insanlar zamanlarından ayırıp sizi dinlemeye geliyor, bu çok kıymetli bir sey. Hiç gitar çalmadıgım dönemler oldu. Türkiye'deki herkesin aynı seyleri dinledigine iliskin bir fikre kaptırmıstım kendimi. Sonra böyle olmadıgını gördüm.


 Müzik çalısmalarınızın yanında bir de yapım sirketiniz var. Neden ihtiyaç duydunuz?


- Gitarınızı alıp, 20-30 kisi toplanıp bir yere gidip, çalmak, dönmek çok zevkli ama çok zor. Geçen yıl Avustralya'ya gittik, iki konser verdik. 50 yasımdan sonra müzikle ilgili bir sey yapmak istiyorsam en azından Avustralya'ya gidebilecegimi sanmıyorum. 26 yasımdaki enerjimle, su anki enerjim aynı degil. 38 yasımdayım, bunu hissediyorum. Müzigin prodüksiyon, kesif tarafını da seviyorum.


Yapım sirketinizde birlikte çalısacagınız müzisyenleri seçerken neye dikkat ediyorsunuz?


- Tembel insanlarla sözlesme yapmak istemiyorum.


EVLİLİK ÇOK GÜZELMİŞ


- Basarıyı ne getiriyor?


- Çalısmak. Tabii çok yeteneksiz birinin de çok çalısmasına gerek yok.


- Siz çok çalıstınız mı?


- Çok. Hâlâ da çalısıyorum.


- Esiniz Eda bu durumu nasıl karsılıyor?


- Destekliyor. Biliyorsunuz, bütün müzik videolarımın sanat yönetmenligini yapıyor. Müzigime dahil olmak istedigi her asamada elinden gelenin en iyisini yapıyor. Iç mimar aynı zamanda. Ama ben ona meslegi ile ilgili o kadar yardımcı olamıyorum.


- Evlilik nasıl gidiyor?


- Evlilik çok güzelmis. Dogru insanla hayatı paylasmak denir ya, belki çok klise bir cümle ama hakikaten öyleymis.


- Zevkleriniz aynı mı?


- Bire bir aynı zevklerimiz yok. Mesela Eda müzikte daha caza yakın, bossa nova, Latin tarzları tercih eder. Ben hiçbirinden anlamam. Diger sanat dallarına ve ise bakıs açımız da farklı. Ama karsılıklı birbirimizi dinlemeyi çok iyi biliyoruz. Hatta o benden daha iyi biliyor. Benim "Neden böyle düsündü, niye böyle söyledi?" diye önce bir tereddüt ettigim oluyor. Sonuç olarak orta yolu bulma niyeti, dogru yönlendirme önemli.


- Herkes soruyordur. Çocuk istiyor musunuz?


- Çocukları çok seviyoruz. Ama insanın kendi çocugunun olmasını istemesinin biyolojik, içgüdüsel olarak zamanı var sanırım. Tecrübesine güvendigim arkadaslarım böyle diyor. "O his geldi mi zaten engelleyemiyorsun" diyorlar.


NEŞET ERTAŞ'IN BENZERİ YOK


- Son dönemde müzisyenler arasında Anadolu'daki müzikal zenginliği kullanma eğilimi var. Siz de araştırıyor musunuz?


- Orada acayip büyük bir zenginlik var. Geçen hafta oturdum Neşet Ertaş'ın kullandığı akort dizilimine, kabaca nota dizilimine baktım. Acayip enteresan bir durum var orada.


Benzeri yok. Makamın biraz daha sofistike hali. Zaten o yüzden türkü çalmaya başladığı anda ona ait olduğunu biliyorsunuz. Ama her şey Anadolu'ya inmekten ibaret değil. Bugün tırnak içinde en şehirli müziği yapan grupların konserleri Trabzon'da, Adana'da ve Kastamonu'da da büyük ilgi görüyor.



MELTEM FIRATLI / Cumartesi - Sabah


 

 

Paylaş