Ferman Karaçam'ın kaleminden çıkan ve Okur Kitaplığı tarafından yayınlanan "Gazze Yara Kalbimizde" kitabı raflardaki yerini aldı. 

Gazze

Yara Kalbimizde…

Yara kalbimizin tam ortasında.

Yalnızca bir savaşın değil, tüm insanlığın vicdan terazisinin bozulduğu günlerin adı.

Bu kitap, 237. günün aynasında bize yeniden bakıyor;

seyredenlerin mi yoksa acıyı yaşayanların mı daha yaralı olduğunu soruyor.

Tarihin en kanlı sahnesi, milyonların donuk bakışları, suskunluğun çığlığı ve “kimsesizlerin kimsesi” olmayı başaramayan bir dünyanın ağır utancı…

Bu eser, Gazze’yi yalnızca haber bültenlerinin soğuk rakamları arasından çıkarıp,

vicdanın tam ortasına koyuyor.

İlk günahımız: seyretmek.

İlk kaybımız: sızlamayan kalbimiz.

Filistin’den yükselen çığlıkların, yıllardır süren direnişin, yıkılan evlerin,

bir daha dönmeyen çocukların ve sadece kameraların tanıklık ettiği hakikatin ardında duran

tarihi bir yüzleşme metni bu.

Aynı zamanda tarihe geçen bir mektubun, bir Yahudi anne ile kızının,

Gazze’nin karanlığında gördükleri merhameti anlattığı o sarsıcı satırların içinden

insan olmanın ne demek olduğunu yeniden hatırlatıyor.

“Holokost’un kutsallaştırılması” üzerinden kurulan sömürü düzenlerini anlatırken,

aynı acının nasıl bütün bir coğrafyayı susturmak için araç hâline getirildiğini,

bugünün Gazze’sinin nasıl küresel adalet terazisini paramparça ettiğini de gözler önüne seriyor.

Bu kitap yalnızca bir anlatı değil;

bir çağrı, bir kayıt, bir isyan, bir şahitlik.

Ve dahası...

Bu kitabın tüm geliri Gazze’ye gönderilecektir.

Orada, yıkıntıların arasında yeniden nefes almaya çalışan çocuklara, ailelere, yaralılara bir umut olsun diye.

Gazze yangınında bir damla su olmak isteyen herkese…

Kalbi sızlayan, sesi çıkan, susmak istemeyen herkese…

Bu kitap sizin için. belki yürekler yeniden sızlar, belki elimize bir taş alırız...

Paylaş