Hz. Ali Diyor ki - 7

Hz. Ali Diyor ki - 7

Kültür Edebiyat

Hz. Ali’nin vali olarak tayin ettiği Malik bin El-Haris El Eşter’e uygulamak üzere verdiği emirnameye, günümüzde, yasa ya da yönetmelik olarak bakabiliriz.

Bu yönetmelik; bugünkü çağdaş uygulamalarla karşılaştırdığımız zaman hala geçerliğini koruyan, hatta, yer yer daha ileri olduğunu iddia edeceğimiz bir içeriğe sahiptir.

Böyle olmasından dolayıdır ki, bugüne kadar buradan altı bölümünü paylaştığımız bu yönetmelik, çok takdir gördü.

Biz de, İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un Arapça aslından ilk defa çevirdiği ve Seha Meşriyat’ın kitap olarak Arapça, Türkçe ve İngilizce yayımladığı bu tarihi belgeyi söz verdiğimiz gibi, zaman zaman buradaki köşemiz elverdiği kadarıyla sizlerle buluşturmayı sürdürüyoruz. 

Özel Görevliler 

Özel göreve getireceğin, sırlarını emanet edeceğin memurlar hakkında dikkatli ol, işini en güzel şekilde dosdoğru yapanları, soyu temiz ve ahlakı düzgün olanları görevlendir.

Gördüğü itibarla şımaran, senin adına yazışmalarda, alış-verişlerde gafleti sebebiyle kusur eden kimseler olmasın. 

Seninle ilgili muameleleri, akitleri sağlam tutsun, senin aleyhinde ortaya çıkan muameleleri çözmek konusunda hem zaaf göstermesin, hem de bu konularda ehliyetli olsun. 

Kendisine yüklenen görevler dolayısıyla nasıl bir mevkide olduğundan asla habersiz bulunmasın, zira, kendi kıymetini bilmeyen başkasının değerini hiç bilmez.

Bu memurların seçiminde sadece kendi iyi niyetini kullanıp görünüşlerine de aldanma. 

Çünkü insanlar, masum tavırlar takınarak ve gayretkeşlik ederek görünüşlere göre hüküm veren velilerin gözüne girebilirler. 

Halbuki böyle bir yaklaşımın esasında ihlâs namına hiçbir şey yoktur.

Onun için senden evvelki değerli velilere hizmet etmiş kimseleri araştırarak, halk arasında çok iyi bir nam bırakmış, güvenilirlikleri ile en ziyade tanınmış olanlarını seç.

Böyle bir hareket senin Allah’a ve sana bu görevi tevdi eden kişiye karşı ihlâsını gösterir. 

İşleri taksim etmeyi, herbirine sorumluluk yükleyip başlarına da birini getirmeyi, insanları, ağırlığı altında işe ezdirmemeyi ve hataları, kusurları olduğu zaman, bu hatanın yarın seni ayıplanacak ve utandıracak duruma getireceğini de unutma. 


Ticaret ve Sanayi

Sanayi ile, ziraat ve zanaatla uğraşanlar da vardır ki, bunların bir kısmı oturarak, bir kısmı elinin emeği ile geçinir, bir kısmı da şuraya buraya mal götürerek para kazanırlar. 

Bunların hepsine iyi muamele et ve başkalarınca da iyi muamele etmeleri için öğütte bulun. 

Çünkü bunlar memleket için hayırlı hizmetlerin sebepleri ve faydalanma vesilesidirler. 

Onlar hayır ve yararı ülkenin toprağı, denizi, ovası, dağları gibi uzak ve yakın yerlerinden, başkalarının gidemeyeceği yahut gitmeğe cesaret edemeyeceği yerlerden getiriyorlar. 

Bunlar memleket için barış ve güven adamlarıdır.

Kendilerinin uzakta ve yakındaki işlerini yakından takip et.

Bununla beraber şunu da iyi bil ki: 

Bunların çoğunda aşırı bir tamahkârlık ve çirkin bir hırs ile birlikte, zaruri ihtiyaç maddelerinde stokçuluk, alım satımda da hilekârlık olabilir.

Bu ise halk için zarar, yöneticiler için de ayıptır. 


İhtikâra Mani Ol 

İhtikâr yani, vurgunculuk Peygamber Efendimiz (sav) tarafından men edilmiştir.

Bu konuda da çok dikkatli ol.

Alım ve satım ölçülü olmalıdır, alanı da satanı da ezmeyecek mutedil fiyatlar çerçevesinde yapılmalıdır. 

Ayrıca tefecilik ve vurgunculuğa kalkışanları cezalandırma konusunda titiz davran ve yasaklanmış olduğu halde böyle bir suç işleyen olursa hemen cezalandırmalısın. 

 
Ferman Karaçam - Haber 7 
 

 

Paylaş