MSP-CHP Koalisyonu ve SAADET’in İttifakı - l
Geçenlerde bu köşede yazdığımız “O Kol Kurusun Temel Bey” başlıklı yazımızdan dolayı;
1- Saadet’le hiç alakası olmayan ağzı pis çirkefler araya
girip, fırsattan istifade bize olmadık hakaretleri yaptılar, hakaretlerini
misliyle iade ettim, ediyorum.
2- Yazımızda hiçbir kurum, parti, partiliyi söz konusu
etmediğimiz halde ne hikmetse Saadetteki dost ve arkadaşlarımızdan bazıları
bize küstü veya kırıldı, bazıları da neyse ki haklılığımızı gördüler.
3- MSP ile CHP’nin de 1973’de koalisyon ortağı olduklarını
ve çok hayırlı hizmetler yaptıklarını dolayısıyla, benim yazdıklarımın
haksızlık olduğunu, SAADET- CHP’nin birlikteliğinin yine hayırlı hizmetlere
vesile olacağını söylüyorlar.
İlk iki madde için söylenecek fazla birşey yok ama üçüncü
madde için birkaç roman yazılır.
Meseleye yüzeyden bakarsanız, yuvarlak birkaç cümle ile işin
içinden sıyrılırsınız ; “sahiden öyle, bir zamanlar bu hareketin ikinci partisi
de CHP ile koalisyon kurmuştu” dersiniz.
İşin Aslı öyle değil çünkü, sapla saman birbirine karışınca
, benzerliklerinden dolayı ayıklamak kolay olmuyor.
Olmuyor da, bizim arkadaşlar bu karışıklıktan faydalanıp
saçmalıyorlar ve dikenlerine kızıp gül ağacını kökünden sökmek istiyorlar.
Şöyle ki;
Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç 12 Mart 1971’de Süleyman
Demirel’in Başbakanlığındaki hükümete muhtıra vererek hükümeti düşürdü.
Askeri bürokrasinin teşviki ile kurulan ara vesayet
hükümetleri de kısa sürelerle iktidarda kalarak istifa ettiler ve 1973 yılı 14
Ekim’de Türkiye’de katılım oranı en düşük olan (yüzde 66,8) genel seçimler
yapıldı.
Bu seçimin sonuçlarına göre;
CHP: Yüzde 33,3-185 milletvekili;
AP: Yüzde 29,8-149 milletvekili;
MSP: Yüzde 11,8-48 milletvekili;
DP: Yüzde 11,9-45 milletvekili;
CGP: Yüzde 5,3-13 milletvekili;
MHP: Yüzde 3,4-3 milletvekili;
TBP: Yüzde 1,1-1 milletvekili;
Bağımsızlar: 6 milletvekili.
Bu sonuçlara göre ;
Cumhuriyet tarihinde ilk defa, Kemalist rejimi savunan bütün
partilere karşı, mütedeyyin toplumsal kesim tarafından desteklenen, rejime çok
ciddi sosyal, siyasal ve ekonomik eleştiriler getiren Necmettin Erbakan
başkanlığında bir siyasi parti, 450 vekilli Meclis’e 48 Milletvekili ile girdi.
Bu sonuç, rejim tarafından beslenen bütün kesimleri son
derece rahatsız etti.
Buna rağmen Ecevit, kendisine verilen hükümet kurma görevini
askerlerden muhtıra yemiş bir AP ile değil de, beklenmeyen bir cesaretle ve
yapılan eleştirilere aldırmadan “İslamcı” olduğu bilinen MSP ile koalisyon
hükümeti kurmak için teklifi MSP’ye götürdü.
Akademisyen, aynı zamanda Makine Mühendisi olan kararlı,
inançlı ve Türkiye için yepyeni şeyler söyleyen Profesör Necmettin Erbakan bu
teklifi kabul etti.
Ezilen, aşağılanan, horlanan, merdiven altlarında gizli
gizli namaz kılan müstahdemin, tiyatro sahnelerinde 50 yıldır “yobaz, gerici”
adı ile çağrılan Mehmet amcanın, işçi, köylü ve kenar semtlerde şehre tutunmaya
çalışan kimsesiz Ali dayının, kimliği inkar edilen Kürt Halo emminin artık bir
partisi olmuştu ve bu parti de Erbakan Başkanlığında, Başbakan yardımcısı
olarak iktidara gelmişti.
Bu bir hükümet etme, varolan meseleleri çözme, icraat yapma
yolu ve fırsatı idi.
Nitekim 25 bakanlıktan 7 tanesini MSP almıştır.
Bu bakanlıklar içinde İçişleri, Adalet, ticaret ve sanayi
bakanlıkları gibi son derece önemli bakanlıklar vardır.
Ve bu koalisyon kısa sürede İmam Hatipler, Kıbrıs Barış
Harekâtı, Haşhaş ekimi gibi önemli sorunları çözüme kavuşturmuş, Ege’de kıta
sahanlığı ve işçi hakları gibi konularda da önemli adımlar atmıştır.
Bu koalisyon, üç buçuk ay hükümetsiz kalan Türkiye’de
hükümet olmuş, ülke için önemli bazı sorunları da 9 ay gibi kısa bir sürede
çözüme kavuşturmuştur.
Peki bugün ne yapıldı?
O gün ki MSP’nin devamı olduğunu iddia eden SAADET ne yaptı,
ne yapıyor ve ne yapacak?
Pireye kızıp yorganı yakmak istiyor.
Dikenlerine kızıp gül ağacını kökünden sökmek istiyor.
Bazı uygulama ve icraatlara kızıp, Erdoğan’ın yerine;
Muharrem’in, Meral’in veya Selahattin’in gelmesi için
yollara asfalt döküyor.
İşte SAADET- CHP (ve diğerleri) arasında yapılan ve YSK’ ya
verilen protokolün aslı:
( İnşallah bu konuya devam edeceğim)
Ferman Karaçam - Haber 7