NURSAÇAN HOCA'NIN HUTBESİ

NURSAÇAN HOCA'NIN HUTBESİ

Kültür Edebiyat

 Büyük hamleler küçük bir itme ile başlıyor. Büyük binalar da öyle;

 

küçük tuğlalarla örülüyor ve onlarca katlı yüksek yapılara dönüşüyorlar.
Büyük devletler de küçük küçük hikayelerin bir araya gelmesiyle başlayıp, sağlam ve kolay yıkılmayan büyük ve efsane devletlere dönüşüyorlar, tıpkı Osmanlı gibi.
Ümit verici küçük hikayeler zaman zaman beni heyecanlandırdığında böyle düşünüyorum açıkçası.
Öyle ya uzun ve dayanıklı zincirler de birer halkadan oluşuyor nihayet.
AK-PARTİ kurulmadan önce, bir Erdemli'ler Hareketi olarak başladığı yıllarda da hep öyle küçük küçük hikayecikler duyardık; " Dün akşam Tayyip Erdoğan bizim komşulara geldi, iftarı onlarda yaptılar. Komşum beş yıldır vefat etmişti, eşi, kadıncağız bir başına dört tane çocuğa beş yıldan beridir bakıyor, hem erzak falan bırakmışlar hem de başka yardımlar yapmışlar.
Mahallemizde büyük bir sevinç yaşandı, daha önce hiçbir belediye başkanından böyle şeyler görmemiştik... "

Veya başka bir gecekondudan bambaşka bir hikayecik duyardık. Şimdiki Cumhurbaşkanımız halkın en onulmaz, en derin yaralarına parmak basarak hikayecikleri birbirine ekledi. Bu hikayecikler zincir halkaları gibi sürekli eklenerek, büyükçe bir AK-PARTİ zincirini oluşturdu.
Ve ortaya ondört yıllık kocaman bir başarı hikayesi çıktı.
Önemli olan şu ki; bu küçük hikayecikler birbirine sürekli eklensin, devamı gelsin.
Eğer hikayecikler biterse, hikâye de biter.

Şimdilerde de sık sık başka hikayecikler dinliyoruz. Bu hikayeciklerden birisini de geçenlerde Nursaçan Hoca anlattı, hutbede.

Necmettin Nursaçan Hoca'yı bilirsiniz.
Kanal 7'den Türkiye'ye sesleniyor.
Radyodan veya televizyondan zaman zaman Hoca'nın cuma sohbetlerine rastlıyorum.
Nursaçan Hoca'nın her bir sohbeti adeta birer rehabilitasyon seansı gibi.
Hoca'nın sohbetleri Anadolu aile yapısının son yıllarda geçirdiği "depresyona" karşı son derece etkili.
Sevimli mimikleri, kendinden emin kelime ve cümleleri, sakince ve ustaca konuya yaklaşımları, Hocayı, hem güvenilir kılıyor hem de çok izleyici topluyor.
Cuma günleri de Kanal 7'de ki mescidimizde cuma namazlarımızı Hoca kıldırıyor.
Genelde, Cuma Hutbelerini TV'de kendisine sorulan sorulardan yola çıkarak seçiyor yani halkın içinden, halka değgin konular
Ancak, benim asıl anlatmak istediğim ve heyecanlandığım anekdotu sanki büyük bir yürüyüşün ilk adımlarından oluşan küçük bir hikayecik gibi idi.
O Cuma Hutbesinde Hoca'nın anlattığı ve gözlerimizi yaşartan hikayeciği şuydu; "Biliyorsunuz, 15 Temmuz işgal girişiminin ardından 7 Ağustos Pazar günü İstanbul Yenikapı’da Demokrasi ve Şehitler Mitingi adı ile tarihi bir miting düzenlendi ve bu mitinge Cumhurbaşkanımız, siyasi parti liderleri, Genelkurmay Başkanımız katıldı.
Bu mitinge ben de katıldım.
Miting çok kalabalıktı.
Büyük bir mücadeleden sonra nihayet ön taraflara gelebildik. Mitingin çok kalabalık olmasının yanında, ayrıca havanın sıcak olması da bunaltıcı idi.
Sahnenin yakınlarında bir sandalyeye oturunca, hemen önümde duran sulardan birine uzandım. O sırada hemen yan tarafımda bir misafirin oturduğunu fark ederek suyu kendisine uzattım.
Almadı.
Israr ettiğim.
Israr edince, kendisiyle bir aşinalığımızın olduğunu anladım ama kendisi beni hemen tanıdı ' Hocam ben Kosova'dan Hacı İlyas, hatırladınız mı' dedi. Hatırladım.
" Hocam " dedi "ben niyetliyim,
15 Temmuz gecesi Türkiye’nin başına o büyük bela musallat olduğunda biz de televizyonlardan izliyorduk, dedim ki "Allah'ım Türkiye'yi bu beladan kurtar, selamete çıkar, borcum olsun yirmi gün oruç tutacağım.
Çok şükür Türkiye kurtuldu, ben de verdiğim sözü yerine getirmek için oruçlarımı tutmaya başladım. "

Şimdilerde, Necmettin Hoca'nın anlattığı bu hikayeciklerden etrafımızdan çok duyar olduk; Kimi Filistin'den, kimi Suriye'den, Balkanlar'dan, Kafkaslar'dan, Irak'tan, Somali'den... ne dersiniz, biz bu kadar olayla boğuşurken, bir yandan da Şehit kanlarının bereketiyle, bu küçük hikayeciklerden Ümmetin asıl büyük hikayesi doğacak mı ?
İnşallah.


Ferman Karaçam - Haber 7

fermankaracam@gmail.com
fermankaracam@twitter.com
twitter.com/fermankaracam
facebook.com/fermankaracam

 

Paylaş